işü
Son yayınlanan yazılar
print this page
Son yazılar
beslenme etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
beslenme etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Sahur Ve İftarda Ne Yemeliyiz

Merakla beklenen on bir ayın sultanı ramazan yine geldi çattı fakat bu özel ay'da oruç tutmak geçirdigimiz önceki yıllara göre iklim şartlarındaki sıcak hava degişimi nedeni ile biraz zorlaşmaya başladı. Özellikle kavurucu sıcaklarda çeşitli saglık problemleri ile karşı karşıya kalmamak için sahur ve iftar'da tüketilen besinlere dikkat edilmesi ve özenle seçilmesi gerekiyor. Bu yazımızda ramazan ayı boyunca mide problemi ile karşı karşıya kalmadan saglıklı bir şekilde beslenmenin yollarını anlatacagız.


Uyanın ve suhur için hazırlık yapın
Yaklaşık 16 saatlik bir açlık hissinin yaşandıgı ramazan ayında kusursuz beslenmenin olmazsa olmazın başında kahvaltı geliyor. Sahur satinde kahvaltı asla ihmal edilmemelidir. Özellikle sahur zamanında tüketilen agır yemekler, hamur işi besinler, pilav,makarna ve şekerli besinler açlık ve susuzlugu tetikleyecegi için sahur'da tüketilmemesi gerekmektedir. Sahur vaktinde vücut'ta tokluk hissi uyandıracak besinler özenle seçilerek tercih edilmelidir.


Yulaf ezmesi: Sahur'da yogurt , kefir yada süt ile karıştırılarak beslenme tercih edilmesi durumunda, doyurucu oldugu kadar vücut için vitamin ve mineral yönünden faydalı olacaktır.

Yoğurt veya süt: Tokluk hissi uyandırması yönü ile bilinir. Bileşenlerinde uyumayı tekrar tetikleyici emzimler oldugundan dolayı sahur'dan sonra uyumanızı kolaylaştıracaktır.

Meyve ve komposto: Vücut için gerekli enerji miktarını saglayarak, bagırsakları temizledigi gibi saglıklı ve düzenli çalışmasını kolaylaştırır.

Ceviz: Özellikle krom minerali yönünden zengin oluşu ile bilinir. Alınan birkaç ceviz vücut içindeki insülün seviyesini düzenlemeye yardımcı oldugundan tok tutucu özelligi ön plana çıkmaktadır. Aynı zamanda içerisindeki omega yag asitleri sayesinde gün içinde vücuda gereken enerji miktarını saglayacaktır.

Yumurta: Mutlaka haşlanmış olarak hazırlanıp sahur' da tüketilmesi gerekmektedir. İstege göre mantar,biber gibi çeşitli sebzeler ile omlet şeklinde hafif yag'da hazırlanabilir.

Tahin ve pekmez: Aynı anda tüketilmeleri durumunda birer enerji ve mineral deposu olarak bilinmektedirler. Özellikle susam yagından elde edilmiş olan tahin'in tok tutucu özelligi bilinmektedir. Pekmez ile harmanlanması durumunda gün içerisinde mide rahatlaması saglayarak sindirim sisteminin düzenli çalışmasını saglayacaktır.

Tuzsuz peynir: Süt ürünleri ailesinden olan peynir özellikle kalsiyum ve protein ihtiyacını karşıladıgı için tuzsuz çeşidinden seçilerek tüketilmesi gerekmektedir.

Oruç hurma ve su ile açılmalı
1 dilim peynir, 1 dilim pide yada tam buğdaylı ekmek veya 1 kase çorba orucu açtıktan sonra tüketilebilicek en iyi başlangıç türüdür. Yaklaşık 20 dakika beklendikten sonra ana yemek ile yogurt ve hafif yaglı salata ile beslenilmelidir. En önemli ögün olan iftar vaktinde alınan protein seviyesi zengin oldukça gün içindeki toluk hissi az olacaktır. Özellikle ana yemek seçimi kırmızı et,tavuk,balık gibi protein yönünden zengin gıdalar olmalıdır.

Bir adet pide 16 dilim ekmek demektir
Ramazan ayında tüketilen pide'nin 16 dilimlik ekmek ile aynı kalori ve agırlıkta oldugu bilinmelidir. Özellikle salata ve sebze türündeki lifli besinler olmazsa olmazıdır. Tokluk hissi saglayacagı gibi kilo kontrolü konusunda yardımcı olmaktadır.

Kavun, karpuz ve muzu az tüketin
İftardan sonra tüketilen meyvelerin ana yemekten 1-2 saat sonra alınması gerekmektdir. Gilisemik yönünden zengin olan kavun,karpuz,muz ve incir gibi meyvelerinn sıklık ile alınması gerekmektedir.

Susatan besinleri yemeyin
Özellikle salça ve sos ile yapılan baharatlı ana yemekler yüksek miktarda tuz içermektedir. Bu çeşit besinler ve yanında turşu gibi garniturler vücutta su hissini uyandıracagı için kaçınılmalıdır. Vücuttaki su miktarını en üst seviyeye çıkartmak için lifli gıdalari meyve,komposto,çorba,ayran,kefir, soda,bitki çayları özellikle tercih edilmelidir. Kişisel bünyeye göre ortalama 2-3 litre su tüketilmelidir

İftardan 1-2 saat sonra hafif tempolu spor yapın
İftar saatinden sonra alınan besinleri eritmek ve sindirim sistemini düzene sokmak için hafif tempolu spor ya da yürüyüşler yapmak vücut için faydalı olacaktır. Su hissini vücutta uyandırmamak için sahura yakın saatlerde spor'dan kaçınılmalıdır.

Tatlı yerine ne tüketmeliyiz ?
Tüketilen tatlının ne oldu,neden yapıldıgı ve ne için tüketildigi önemlidir. Özellikle süt ile yapılmış ve meyve aromalı tatlılar tercih edilmelidir. Kalori degeri düşük ve vücutta agırlık yaratmayacak tatlılar tercih edilmelidir.Tatlı tüketimini haftanın 3-4 gününe yaymak en saglıklı tercih olacaktır.

Tarçınlı süt ve kuru hurma
· Zencefilli yulaflı ev kurabiyesi + süt
· Probiyotik yoğurt + içine keten tohumu, tarçın, buğday ruşeymi ve ceviz
·Zencefil ve taze naneli limonata + 15 fındık badem
·Tarçınlı meyve kompostosu + ½ çay bardağı beyaz leblebi
·Yoğurt+taze meyve+fındık/badem karışımı derin dondurucuda bekletilerek dondurma kıvamında tercih edilebilir
0 yorum

Bagışıklık Sistemini Güçlendiren Yiyecekler Nelerdir

Son zamanlarda yaşlı veya genç herkesin hastalıklara yakalanma oranın arttığı ve sık sık hastalandığı görülmektedir. Sık hastalanmak özellikle grip, nezle, soğuk algınlığı gibi birçok hastalık ve enfeksiyon rahatsızlıklarının sebebini uzmanlar bağışıklık sisteminin yeterince güçlü olmamasından kaynaklandığını söylüyorlar. Bağışıklık sistemi düşük olan kişiler sık hastalanmakta özellikle de enfeksiyon hastalıklarına yakalanma riskleri artmaktadırlar. Bağışıklık sisteminin güçsüzlüğü sadece bu bilindik rahatsızlıklar ile değil aynı zamanda kanser, verem gibi daha ciddiyet gerektirecek rahatsızlıklara da yakalanma riskini artırmakta ve bu hastalıkların iyileşme süresini uzatmaktadırlar.

Bağışıklık sistemi düşük olan kişiler sadece sık rahatsızlanmaz aynı zamanda herhangi hastalıklarında iyileşme süreçleri oldukça uzun olmaktadır. Buda kişilerde halk tabiriyle gözümü hastalıktan açamadım tabirine yol açmaktadır. Uzmanlar sadece yetişkinlerde değil aynı zamanda çocuk ve bebeklerde de bağışıklık sisteminin düşük olmasından dolayı birçok hastalığa yakalandığı ortaya çıktığını söylüyorlar. Bağışıklık sistemini güçlendirecek besin nelerdir diye besinleri sıralamak yerine öncelikle bağışıklığı korumanın yöntemlerine bakmalıyız.


Bağışıklık sistemi nasıl korunur
Bağışıklık sistemi her insanda vardır az veya çok mutlaka bir bağışıklık sisteminiz vardır. Bağışıklık sisteminiz düşük diye teşhis konulduğunda hemen bağışıklığı sistemini güçlendirecek besinler nelerdir diye araştırma yapmayınız. Öncelikle var olan bağışıklığınızı korumaya özen göstermelisiniz. Bağışıklık sisteminiz, hazır gıdalardan oldukça kaçınmak, dengeli ve düzenli beslenmek, spor yapmak, bol oksijen almak ve vücudunuzun ihtiyaç duyduğu vitamin, mineraller ve protein değerlerine dikkat etmelisiniz. bağışıklık sisteminizin düşük olmasına veya düşmesine sebep olan ilk sebep karbon hidrat veya protein eksikliğinden olmaktadır. Bu besinlerin düzenli alınmasına özen göstermelisiniz. Bu besinleri sık tüketmek veya gereğinden fazla almak yerine düzenli ve dengeli tüketmeye dikkat edilmelidir. Spor yapmak bağışıklık sisteminizi güçlendirmeye sebep diğer bir unsurdur. 

Bağışıklık sistemini güçlendirecek besinler nelerdir; bol protein ve karbon hidrat içeren gıdalar öncelikli olarak bağışıklık sisteminizi güçlendirmenize yardımcı olacaktır. B2, B6, D ve C vitaminlerinin yeteri miktarda ve dengeli alınması da bağışıklık sisteminizi güçlendirecektir. 

Bağışıklık sistemini güçlendiren yiyecekler nelerdir sorusuna verilecek doğal besinler ise Sarımsak, Soğan, Domates, Havuç, Brüksel lahanası, kırmızı biber, kabak, portakal, brokoli, limon, mantar, süt ve süt ürünleri özellikle peynir ve yoğurt, zencefil, zerdeçal, bal, adaçayı, biberiye, maydanoz, kırmızı eti, balık eti, hindi eti, ay çekirdeği, yumurta, yeşilçay ve bunun gibi bazı gıdalar bağışıklık sisteminizi güçlendirmenize yardımcı olacaktır.
0 yorum

Ceviz Yagı İle Saglıklı Kalın

Ceviz ağacının meyvesi olan cevizden edilen yağdır. Kozmetik ve sağlık için kullanılan ceviz yağını elde etmek için sıcak ve soğuk pres yöntemiyle cevizden yağ elde edilir. Ceviz meyvesinin yüzde 70 i yağdır. Pres yöntemi dışında yavaş yavaş kavurarak da yağ çıkartılır ancak bu yöntemle çok fazla yağ elde edilemez bundan dolayı en iyi yöntem pres sistemidir. Raf ömrünün kısa olması sebebiyle çok fazla kullanılmamasının yanı sıra kozmetik de çok fazla kullanılmaktadır.

Ceviz Yağı Kullanım Alanları;
  • Kozmetik amaçlı; gözaltı kırışıklıkları ve göz çevresi koyu halkalar için, saç bakımında, kirpik ve kaş güçlendirmek için, cilt lekelerini gidermek için kullanılır. Bunun yanı sıra güneş kremi olarak kullanılır, cildi nemlendirmek için kullanılır. Kozmetik sektöründe bolca tercih edilen bir yağ olan ceviz yağı ile sağlıklı kalın.
  • Zayıflamak için; iştah kapatma özelliği olan ceviz yağı zayıflamak isteyenlerin tercih nedenleri arasında olmak zorunda. Salata ve et soslarında kullanacağınız yağ baskın özelliği nedeniyle çok az kullanılması tavsiye edilir.
  • Sağlık için; özellikle omega 3 açısından zengin olan ceviz yağı vücut gelişimini artırdığı için özellikle gelişme çocuklar için kullanılması tavsiye edilir. Mantar, parazit gibi hastalıkları önler sedef hastalığında tedavi amaçlı rol oynar. İntihap, romatizma gibi hastalıkları önlediği görülmüştür. Özellikle hormon seviyesini dengede tuttuğu saptanmıştır. İçeriğindeki omega 3 ve omega 6 sayesinde yaşlılık etkilerini en alta indirdiği için ceviz yağı ile sağlıklı kalınmak mümkün. Kan damarlarını açıcı özelliği ile kalp rahatsızlığı olan hastalara tavsiye edilir ceviz yağıyla kalp krizini geçirme riski en aza indirilmiş olur. B1, b2, b3 vitaminleri sayesinde cilt yüzeyinde daha çok elastikiyet katarak cildin daha esnek ve pürüzsüz olmasını sağlar böylelikle daha genç ve güzel bir cilde sahip olmanızı sağlar. Nasırlara kompres olarak kullanılır ve nasırların geçmesinde tedavi amaçlı kullanılır. Yıpranmış cilt yapısını onardığı ve yaraların iyileşmesinde harici kullanılır.

Etkisi kanıtlanmamış olmasının yanı sıra içerisinde bulunan A,C,E VE B vitaminleri sayesinde sağlıklı cinsel bir yaşam için oldukça iyi etkileri olduğu söylenmektedir. Başlı başına hipertansiyona iyi geldiği çözüm olmasa da kan basıncını düşürdüğü için hastalarda rahatlatıcı bir etkiye sahip olduğu saptanmıştır. Ceviz yağı ile sağlıklı kalın güzel, canlı bir cilde ve sağlıklı kaşlar, kirpikler, saçlara sahip olmanız mümkün.


    Ceviz Yağı Nasıl Kullanılır.
    • Masaj yağı olarak kullanılan ceviz yağı cilt lekelerine masaj yapılarak sürülürse cilt lekelerini giderir.
    • Yaralara haricen sürülen ceviz yağı ile sağlıklı kalın ve ceviz yağı daha sağlıklı cilde sahip olun.
    • Yemeklere sos ve yağ olarak kullanarak tansiyon ve diğer çeşitli rahatsızlıklara iyi gelir.
    • Kozmetik sektöründe kullanılan ceviz yağıyla saç kirpik ve kaş bakımında kullanılır.
    0 yorum

    10 Günde 8 Kilo Verdiren Diyet Programı ile Zayıflayın

    10 günde 8 kilo verme

    Uzun süre yapılan diyet programlarından sizde sıkıldıysanız size çok güzel bir haberimiz var. 10 günde 8 kilo verdiren diyet programı ile zayıflayın ve istemediğiniz kilolarınıza çok kısa sürede veda edin.

    Diyet listesi başlangıç:
        •    Düşük kalorili bir diyet listesi olduğu için egzersize çok fazla yüklenmeyin.
        •    İlk hafta kilo verimi daha çok fazla, ikinci hafta kilo verimi daha az olur ancak pes etmeyin.
        •    10 günde 8 kilo verdiren diyet programı ile zayıflayın ancak diyetinizi yaparken sağlığınızı ihmal etmeyin.
        •    Günde 2,5 litre su içmeyi unutmayın.
        •    Metabolizmanızı hızlandırmak için öğünlerinizi atlamayın hatta öğünlerinizi bölün.
    10 günde 8 kilo verdiren diyet programı ile zayıflayın diyet listesi.

    1.gün.
    Sabah: Şekersiz çay veya kahve, 1 yumurta, söğüş domates.
    Öğle: 1 simit, 1ayran.
    Akşam: Haşlanmış tavuk 1 porsiyon olacak. Yağsız salata.

    2.gün.
    Sabah: şekeriz çay veya kahve, 1 parça beyaz peynir, 5 adet zeytin
    Öğle: Domates, salatalık söğüş, 1 parça beyaz peynir.
    Akşam. Ton balıklı salata, 1 dilim kepek ekmeği.

    3.gün.
    Sabah: Şekersiz çay veya kahve, 1 dilim kızarmış ekmek, domates söğüş.
    Öğle: 1 adet yumurtayla yapılmış menemen.
    Akşam: 1 tabak yağsız fasulye yemeği, 1 bardak yağsız ayran.

    4.gün:
    Sabah: 1 bardak greyfurt suyu, 1 adet meyve
    Öğle: Haşlanmış lahana veya brokoli yanında, 1 kase yoğurt.
    Akşam: Kabak dolması ancak içinde pirinç az olacak, mevsim salata.

    5.gün:
    Sabah: 1 bardak greyfurt suyu, 1 dilim kızarmış ekmek.
    Öğle: Haşlanmış salçalı 3 adet sosis.
    Akşam: Izgara veya haşlanmış tavuk, domates söğüş.

    6.gün:
    Sabah: 1 yumurta, şekersiz çay.
    Öğle: 2 adet patates ile yapılmış salata, şekersiz çay veya kahve.
    Akşam: makarna ancak çok az içine yağ konulacak, bol yoğurt.

    7.gün:
    Sabah: şekersiz çay, 1 parça beyaz peynir, söğüş domates.
    Öğle: 2 adet haşlanmış yumurta, söğüş domates.
    Akşam: ton balıklı yağsız salata, 1 adet mevsim yemeği.

    8.gün:
    Sabah: 1 bardak greyfurt suyu, 1 adet mevsim meyvesi.
    Öğle: 1 adet simit, 1 bardak ev yapımı ayran.
    Akşam: 1 tabak semizotu yemeği, bol yoğurt.

    9.gün:
    Sabah: şekersiz çay, 1 parça beyaz peynir,5 adet zeytin.
    Öğle: çeşitli mevsim yeşilliklerinden yapılmış salata, 5 adet köfte.
    Akşam: haşlanmış lahana, bol yoğurt.

    10.gün:
    Sabah: şekersiz çay,1 dilim kızarmış ekmek,1 adet yumurta.
    Öğle: 1 adet yumurtadan yapılmış menemen, 1 bardak ayran.
    Akşam: 5 parça ızgara et, yağsız bol yeşillikli salata.

    Diyet sonu

    10 günde 8 kilo verdiren diyet programı ile zayıflayın forma girin ve sonun da hayal ettiğiniz vücuda sahip olun. Ağır bir diyet olduğu için 1 aydan önce tekrar etmeyin. Diyet sonrası sporunuzu ve su içmeyi ihmal etmeyin.
    0 yorum

    Obezitenin Nedenleri




    Özellikle de bizim toplumuzda ki insanların yaklaşık % 60 oranında obezite hastalığı yaşaması ya da bı hastalığın evresine yaklaşması, pek çok kişiyi obezitenin nedenleri sorusunu araştırmaya yöneltmiştir. Nitekim günümüzde çocuklarda bile sıklıkla görülmekte olan bu hastalık, vücudun sağlıksal açıdan pek çok sıkıntı yaşamasına sebebiyet vermektedir. Böylece de, sağlıklı bir hayat kurmanın ilk yolu, düzenli beslenme ve kilo kontrolü yaptırmaktan geçmektedir.

     Genel olarak bedenin yağ kütlesinin yağsız kütleye oranla aşırı artması sonucunda, kişinin boy uzunluğu ve vücut ağırlığının düzeyinin üzerine çıkması olarak tanımlanan obezite, Türkiye’ de başta erkekler olmak üzere pek çok kişide sıklıkla görülmeye başlamıştır. Özellikle de fast food kültürünün giderek etkin bir hal almaya başlaması, hazmı zor yiyeceklerle doldurulan midelerin genişlemesine sebebiyet vermektedir. Hal böyle olunca da, yaklaşık son on yıl içerisinde obetize oranlarının artması kaçınılmaz olmuştur. Obezitenin nedenleri olarak pek çok sebep madde sıralamamız mümkündür. Keza, insanların günlük yaşamlarını sürdürdükleri esnada maruz kalmış oldukları sert standartlar, onların yemek yeme ve uyuma alışkanlıklarını tamamen değiştirmek zorunda bırakmıştır. Gidişatın bu şekilde ilerlemesi de obezitenin türemesine ön ayak olmuştur.

     
    Obezitenin Başlıca Nedenleri
            Kişinin aşırı ve düzensiz bir şekilde beslenme alışkanlığı geliştirmiş olması, obeziteyi tetikleyen en büyük etkendir.
            Gün içerisinde hantal kalmak ve yetersiz bir fiziksel aktivite sergilemekte vücudun şişmanlamasına sebebiyet vermektedir.
            Obeziteyi etkileyen en önemli etmenlerden bir diğeri de, eğitim düzeyi ve sosyo- kültürel faktörlerdir. Kaldı ki, bilinçli bir kişinin yeme düzeni ile bu konu üzerinden hiç eğiyim almamış birinin beslenme alışkanlıkları arasında dağlar kadar fark vardır.
            Hormonal ve metabolik etmenler de obezitenin nedenleri arasında gösterilir. Özellikle de, ergenlik döneminde hormonların dengesiz bir şekilde salgılanması, obezitenin daha aktif bir hale ulaşmasına sebebiyet vermektedir.
            Her ne kadar uzmanlar bu ihtimalin gerçekliği konusunda ikiye ayrılsa da, obezitenin genetik etmenlerden kaynaklandığını da söylememiz mümkündür. Keza anne ve babanın sağlıklı bir vücut yapısına sahip olması, onların çocuklarının gelişimi açısından da oldukça etkilidir.
            Aşırı derecede sigara ve alkol kullanımında obeziteyi tetiklediği apaçık ortadır. Özellikle de yemeklerle birlikte tüketilen alkol, vücudun hızlı yağ yakma eylemini yavaşlatarak, yağ birikimlerinin oluşmasına sebebiyet vermektedir.
            Antidepresan ilaçlarının kullanımı, pek çok fiziksel sıkınıtının yanı sıra, obezitenin de en büyük yardımcısıdır. Bu ilaçların düzenli kullanımı kişinin metabolizmasının yavaşlamasına sebebiyet vermektedir. Bu durumda obezitenin nedenleri sıralamasında önemli bir yer edinmektedir.


    Mevcut durumdaki obezitenin nedenlerisıralandığı takdirde, yapılacak olanlarda az çok ortaya çıkmaktadır aslında. Keza uygulanan sağlıklı diyet programı ve kalori hesaplama yöntemleri ile obezitenin önüne geçebilmeniz mümkündür. Bu tarz kilo problemlerini engellemek için atılacak bir diğer önemli adım ise; kişinin kafasında bu sıkıntıyı halletmesi olacaktır. Keza, başarıya gidilecek olan yolun inanmaktan geçtiğini göz önünde bulunduracak olursak, sağlıklı bir ruh yapısı ile dengeli bir beslenme – egzersiz programı sayesinde obeziteden rahatlıkla kurtulabilirsiniz.
    0 yorum
     
    Support : Copyright © 2011. saglik8.blogspot.com - All Rights Reserved
    Kafes kuşu | Radyomevlana | Yiğit CAMCI